“Korku, cezadan daha berbattır.”
Basından,  Korku

“Korku, cezadan daha berbattır.”

“Bazı sırların ortaya çıkması korkusu… Yüzleşme ve kaybetme korkusu… Siz de bu korkuya tanıklık etmeye hazır mısınız? Sizce kim haklı?” – Tanıtım Bülteninden – “Korku, cezadan daha berbattır.”

Korku

“Korku, cezadan daha berbattır.” 

Dünyaca ünlü ve Türkiye’de en çok okunan yazarlardan biri olan Stefan Zweig’in aynı adlı romanından Elodie Menant tarafından sahneye uyarlanan “Korku”nun oyuncu kadrosu Zeynep Aytekin, Kerim Urun, Asena Yıldırım ve İsmail Nadir Bilgili’den oluşuyor. Oyunun yönetmenliğini Tuğçe Mine Aktulay, yapımını ise Altsahne üstlenmiş. Süresi 60 dakika, tek perdeden oluşuyor.

Oldukça çarpıcı bir eserden sahneye uyarlanan oyunun konusu şu şekilde: Yaşadıkları şehirde saygın bir avukat olan kocası Fritz ve çocukları ile yaşayan Irene, kocasının onun ilgilendiği şeyleri dikkate almaması ve onu ilgisiz bırakması sonucunda kendisini büyük bir büşlukta hisseder. Boşluk hissinin baskın olduğu bu dönemde sanat donanımı yüksek bir seviyede olan bir piyanistle (Edouard) yasak bir ilişki yaşamaya başlar.

Ancak bu ilişki bir gün piyanistin kız arkadaşı (Elsa) tarafından öğrenilir. Eline geçen bu kozu fırsat bilen Elsa, İrene’i baskı ve korku duyguları altında bırakır. Her yerde Irene’in karşısına çıkar ve ondan para koparmaya çalışır. Irene artık baktığı her yerde Elsa’yı görmeye başlar… Gün geçtikçe korkusu iyice artan Irene tedirgin bir hale bürününür. Bu durum kocası Fritz’in gözünden kaçmaz ve Irene’e karşı şüpheci bir tavır takınır. Kocasının bu tavrı karşısında iyice bunalan Irene, bulunduğu durumdan kurtulmak için çırpınmaya başlar. Ancak bu çırpınmanın ortasında öyle bir gerçekle karşılaşır ki olaylar hayli şaşırtıcı ve çarpıcı bir hal alır… 

Biz bu güzel oyunu geçtiğimiz günlerde

Kadıköy Theatron’da izleme şansı bulduk. Konusu oldukça şaşırtıcı ve heyecanı yüksek bir akışa sahipti. 60 dakikanın nasıl geçtiğini anlayamadık. Kitabını okuduğum yapıtları sahnede görmekten her zaman keyif almışımdır. Bu oyunda da aynı şeyi hissettim ve kitapta okuduğum her satırı canlı canlı karşımda görmek oldukça mutlu etti. Oyuncuların performansları oldukça başarılıydı. “Irene” karakteri gözümde ancak bu şekilde canlanabilirdi. Bu yüzden ona ayrı bir hayranlık duydum. Bunların yanı sıra ışık, müzikler, kostümlerin başarılı oluşuna da değinmeden geçemeyeceğim. Ve son olarak Kadıköy Theatron ekibinin güler yüzlü ve sıcacık tavrı için teşekkür ederiz. Sanat iyi ki var! 

Siz de okuduğunuz kitabı bir de canlı canlı, sahnede izleyeyim diyorsanız “Korku” bütün bir sezon boyunca sizleri bekliyor olacak. Şimdiden iyi seyirler!  

Haberin kaynağına gitmek için tıklayınız

Ana sayfaya gitmek için tıklayınız

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.